HACIBEKTAŞ’I BOYKOT EDENLERİ TANIYALIM
Bu Yılki Hacı Bektaş Veli'yi Anma Törenleri ve Kültür Sanat Etkinliklerinin hazırlanmasında aşağıdaki yol ve yöntemler uygulanmıştır.
a) Bütün Alevi-Bektaşi ve Pir Sultan Abdal Dernekleri ile 10 Nisan ve 24 Nisan tarihlerinde iki kez toplantı yapılarak görüş alınmıştır. Bu toplantılarda yarışma jürisi, Dostluk ve Barış Ödülü Jürisinin oluşturulması, konferans ve panel konuları görüşülmüş olup derneklerden önerileri alınmıştır.
b) Düzenleme kurulu çalışmalarını programın yapılması konusunda yoğunlaştırarak, yapılan öneriler doğrultusunda panelistleri ve konferansçıları belirlemiş, etkinlikte görev almak isteyen sanatçıların başvurularını dikkate alarak programı yapıp yayımlamıştır.
c) Üçüncü genel toplantı, 17.07.2004 tarihinde program uygulamasının, ne zaman kimlerin katkısı ile yapılacağını belirlemek için yapılmıştır. Bu toplantıda ve önceki toplantılarda Alevi-Bektaşi Federasyonu ve Pir Sultan Abdal Dernekleri temsilcileri ısrarcı bir şekilde Alevi ve Bektaşileri yalnız kendilerinin temsil ettikleri sanısıyla törenin açılış bölümünde kendilerinin konuşmalarının uygun olacağını istemişlerdir. Bu isteğe diğer dernekler sıcak bakmamıştır. Onlarda kendilerinin temsilcilerinin konuşmaları gerektiğini, aksi takdirde hiç birinin konuşmayarak yalnız Hacıbektaş Belediye Başkanının konuşmasını önermişlerdir. Düzenleme Komitesi yapmış olduğu değerlendirmede, bu etkinliğin Hacı Bektaş Veli’yi Anma ve Kültür Sanat Etkinliği olarak Alevi-Bektaşi kültürünün ve bakış açısının yansıtılmasını, Atatürkçü Düşünce sisteminin ve Cumhuriyetimizin temel niteliklerini korunmasına yönelik bir tavır sergilenmesinin, birlik ve beraberliğimizin ortak paydası olduğu kanaatine varmıştır. Bu amaçla da İlim ve Kültürün Merkezi olan Hacıbektaş’ta tören konuşmasını Hacıbektaş Belediye Başkanı Ali Rıza SELMANPAKOĞLU’nun yapmasına oy birliği ile karar vermiştir. Tüm bu gelişmeler ışığında tören hazırlıkları sürdürülürken Alevi-Bektaşi Federasyonu Ali DOĞAN imzası ile kendisine bağlı olan 9 dernek ile diğer derneklere, bu yılki Hacı Bektaş Veli Anma Törenlerine katılmamalarını öneren ve Hacıbektaş tarihine karanlık bir sayfa olarak geçecek olan talihsiz bildiriyi yayımlamıştır. 11.08.2004 Çarşamba günü söz konusu bildiriyi bir basın toplantısı ile kamu oyuna yansıtarak Hacı Bektaş Veliye gönül veren insanları Anma Törenlerini boykot etmesini isteyen bir tarzda Anma Törenlerine katılmama kararını aldıklarını açıklamıştır ve bu kararı Avrupa Alevi Birlikleri federasyonu ile birlikte aldıklarını belirtmişlerdir. Derneklere gönderdikleri bildiride pek çok sanatçının da Anma Törenlerine katılmayacağını bildirmişlerdir. Oysa Arif SAĞ’ın müzik şirketine bağlı sanatçılar ile İber Müzik şirketi ile çalışan sanatçıların bu törende görev almamasını sağlamak için büyük çaba sarfetmişlerdir. Bu davranışın insana ve sanata saygısızlık olduğunu sağ duyulu Hacı Bektaş Veli sevenlerinin gözünden kaçmadığını görememiş olmalılar ki, sanatçılara bir daha iş verilmeyeceği, Avrupa’daki etkinlilere davet edilmeyecekleri bildirilmiştir. Arif SAĞ bizzat Belediye Başkanı Ali Rıza SELMANPAKOĞLU ile görüşerek salon programının sanatçılarını dahi kendisi belirlemiş iken ve program basılıp dağıtılmış olduğu halde boykot yapacağını belirtme nezaketinde dahi bulunmamıştır. Bu ve bunlar gibi sanatçılara karşı Hacıbektaş’a gönül veren sanatçılar düzenleme kurulumuzu arayarak en etkili şekilde programlarını yerine getireceklerini Hacıbektaş’ta konser vermenin kendileri için bir onur olduğunu bu konserlerde büyük haz ve mutluluk duyduklarını, kendilerinin hiçbir kimsenin güdümünde olmadan Hacı Bektaş Veli’yi her yıl anarak gelişmiş insan olma özelliği ile topluma bilgi, görgü, sanatsal değerlerini sunacaklarını belirtmişlerdir.
d) Alevi Bektaşi Federasyonu boykota çağrı duyurusunda düzenleme komitesini kendilerini pasifize etmeye yönelik bir tutumla suçlamış, bu tutumun arkasındaki amacı ve güçleri çözemediklerini belirtmişlerdir. Böylece söylemleri ve uygulamalarıyla senaryolar yaratıp toplumu inandırıp sonrada akıllarınca gelişen durumdan yararlanmayı planladıkları apaçık görülmektedir. Şöyle ki; pasifize olduklarını kendileri ilan etmektedirler, kendisine güvenen ve gerçekten güçlü olan kişi ve kurumlar böyle bir pisikoloji içinde kendilerini tanımlamazlar, ağırbaşlılıklarını korurlar. “Bunun arkasındaki amacı ve güçleri çözemedik” diyerek kendi arkalarındaki gücü ve amaçlarını gizli tuttuklarını da açıklamış olmuyorlar mı? Örneğin şu soruları hiç kendilerine sormuşlar mı ?
1- Kendilerinden başka dört ayrı gurup halinde olan dernek ve vakıfların bir kısmı ile mahkemelik olduklarını, bazıları ile de derin görüş ayrılıkları nedeni ile bir araya dahi gelmediklerini halkın bildiğini, onlarda biliyor mu? Kendilerine tören konuşması yaptırıldığında aynı uygulamanın diğer derneklerinde hakkı olduğunu, hepsinin konuşma şansı olamayacağına göre hiç birinin konuşmayarak aralarındaki ayrılık ve sürtüşmenin derinleşmemesine çaba gösterildiğini neden anlamazlıktan geliyorlar? Kendilerine gelin siz yada biz bir sempozyum düzenleyelim orada herkes konuşsun ve görüşler ortaya konulsun önerisine neden yanaşmadılar?
2- Devletten diğer derneklere dağıtılmak üzere aldıkları parayı Ali DOĞAN adına arsa satın alarak ve bunu yıllar sonra satıp 2.8 trilyon paraya dönüştürerek, bu parayı kendi düşünsel mantıklarına ve yakınlıklarına göre dağıtacaklarını deklere ederek, ancak bir türlü kime neden ne kadar dağıtılacağını kamu oyuna açıklamaya cesaret edemediklerini halkın bilmediklerini mi sanıyorlar?
3- 2003 yılı Hacı Bektaş Veli Anma Töreni öncesinde Hacıbektaş’ta yaptıkları toplantıda kendilerine ellerindeki 2.8 trilyon paranın makul bir kısmının Hacıbektaş’a açılacak Hacı Bektaş Veli Üniversitesine yardım olarak verilmesini önerdiğimizde o zamanki başkanlarının şimdiki genel sekreterin “ben üniversite için kendi adıma bir kuruş vermem devlet yapsın” dediklerinin ne anlama geldiğini biliyorlar mı? Bu güne kadar Hacıbektaş’a hangi yardımı ne kadar miktar ne zaman yapmışlar eğer yapmışlarsa eser olarak nerede gösterebiliyorlar mı?
4- Türkiye’de ve Dünyada belediyelerin düzenlendikleri etkinliklerin sorumluluklarını kendi üstlerinden atarak o belediye ile hiç ilgisi olmayan kişi ve kuruluşlara verildiğinin örneği var mı? Ne yazık ki önceki yıllarda Hacıbektaş Belediye Başkanı ve Belediye Meclisi, kendilerinin düzenleme kurulunun sorumlusu olmaları gerektiğini dikkate almayarak, belediye ile hiçbir organik bağlı olmayan bir kişinin eş güdümünde derneklerle birlikte organizasyonu yapmışlardır. Bunun sonucu olarak da Alevi-Bektaşi Federasyonu, Avrupa Alevi Birlikleri Federasyonu ve Pir Sultan Dernekleri Genle Merkezi yöneticilerinin, Anma Töreninde konuşma yapmalarına olanak sağlamışlardır. Bu durum şimdi bu kurumlarca karşımıza sözde kazanılmış hak olarak konulmak istenmektedir. Böylesine bir tutumu artık Hacıbektaş Belediyesi ve Hacıbektaş’ın gelişmesini, kalkınmasını ilim ve kültür merkezi olmasını isteyen Hacıbektaşlılar uygun görmediği gibi yanlış da bulmaktadır. Bu düşüncenin neresinde anlaşılmazlık vardır anlamak istemediklerinin farkındalar mı?
5- Hacıbektaş Belediyesinin arkasındaki güçleri çözemediklerini söylüyorlar. Ortalığı bulandırmak için yeni senaryolar hazırlayarak ve bunu halkın araştırmayacağını, sorgulamayacağını ve incelemeyeceğini varsayarak, halkı kendi ihtirasları doğrultusunda yönlendirmek istediklerinin bilinmediğini mi sanıyorlar. Bu tutum dahi dürüst, güzel, erdemli ve Hacıbektaş Veli görüşlerine inanmış kişileri aşağılamak değimlidir. Varsa bildiklerini neden açıkça söyleme erdemliliğini göstermiyorlar. Oysa kendileri devletten aldıkları 2.8 trilyon lirayı mavi boncuk dağıtma vadiyle dernekleri kendilerine bağlamayı amaçladıklarının bilinmediğini mi sanıyorlar? Sanatçıları, Avrupa’daki Konserlere davet etmemekle yada stüdyo sahipleriyle ilişkilerini kesmekle tehdit ettiklerinin anlaşılmadığını mı sanıyorlar. Bir çok sanatçının boykota katılmadıklarını bildikleri halde katılmış gibi haberleri fısıltı gazeteleriyle ve telefon haberleşmesiyle yaymalarının, yaktıkları mumun gece yarısına bile ulaşmadan söneceği anlamına geldiğini bilmiyorlar mı? Biliyorlarsa kendilerine söyleyecek bir tek sözümüz var. Siz Hacı Bektaş Veli düşüncesini anlayamamışsınız, kişisel ihtiraslarınızı Hacı Bektaş Veli düşüncesinden ve sevgisinden üstün görüyorsunuz. Halkın bu sevgisini, bağlılığını ve birlikteliğini yapacağınız hiçbir uygulama, vereceğiniz hiçbir demeç ve beyan değil önlemek azaltamaz dahi. Hacı Bektaş Veli sevgisine ulaşın bu sevgiyi anlayın ve sevgi ile kalın. Saygılarımızla.
HACI BEKTAŞ VELİ ANMA VE DÜZENLEME KOMİTESİ
Ali Rıza SELMANPAKOĞLU, Ali DEMİRCİ, Cemil ZENGİN, Muammer MUTLU, Erol ÜNLÜYURT, Mustafa KARABACAK, Metin KILIÇ, Memiş ALTUĞ, Sami AKYÜREK
